Yazma becerisi bireyin ilk çocukluk döneminde gelişir. Çocuk ilk olarak çeşitli sembolleri oyun veya etkinlikler aracılığı ile yazı dilinde ifade eder. İkinci çocukluk dönemi olan ilkokul döneminde ise yazma becerisi daha gelişmiş bir şekil almaya başlar. İlkokul döneminde çocuklar harflerin konumlarını başta-ortada-sonda yazabilmektedir. Ayrıca yazı yazma ile düşüncelerini duygularını aktarmayı, yazıyı iletişim aracı olarak kullanmayı keşfederler. İlkokul döneminde çocukların edinmesi gereken yazma basamaklarını; hedefe uygun yazı yazma, dil bilgisi konularına uygun yazma, yazım kurallarını ve noktalama işaretlerini yazı yazmada uygun şekilde kullanma, kelimeleri anlama ve uygun biçimde kullanma, doğru ve anlaşılır cümleler kurup yazabilme, bir konuda düşüncelerini planlı bir şekilde yazıya aktarabilme şeklinde sıralayabiliriz.
Yazma dilin önemli dört bileşeninden -dinleme, konuşma, okuma ve yazma- biridir. Yapılan araştırmalara göre özel öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklar bilgiyi kazanma ve bu kazanılan bilgiyi hafızada tutma, fikirler arası bağlantı oluşturma, bilgiyi geri çağırmaya yönelik stratejileri kullanma, dili kavrama ve kullanma becerileri yönünden güçlük yaşamaktadırlar. Genel anlamda çocuklar dinleme, konuşma, anlama, okuma, yazma, matematik ve sosyal beceriler gibi alanlarda zorlanmaktadır. Bu doğrultuda, yazı yazma becerisi özel öğrenme güçlüğü görülen çocukların zorlandıkları diğer bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Yazı Güçlüğü (disgrafi), öncelikle çocuğun motor becerilerinin yeterince gelişmemesinden ve el-göz koordinasyon yetersizliği sebebiyle yazmada zorlanması ya da algısal (görsel-uzamsal algı) olarak çocuğun ses, hece ve kelimeleri ayırt edememesinden, planlama, dikkat becerileri ile dil becerilerinin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Okul öncesi dönemde yazı güçlüğü yaşayan çocuklarda kalemi uygun şekilde tutamama, basit şekilleri kopyalayamama, şekilleri ters çizme, sınırlı alan boyamada taşırma gibi belirtiler gözlemlenirken okul döneminde yazma güçlüğü yaşayan çocuklarda harfleri ve sayıları tersten yazma, yavaş yazma, harfleri karıştırma, kelimeler arası boşluk bırakmama, harf boyutunu ayarlayamama, satır takibinde zorlanma, uygun şekilde kalem tutamama, kelime yazarken harf/hece ekleme veya harf/hece çıkarma gibi belirtiler gözlemlenir.
Kaynak: İlker, Ö. ve Melekoğlu, M. A. (2017). İlköğretim Döneminde Özel Öğrenme Güçlüğü Olan Öğrencilerin Yazma Becerilerine İlişkin Çalışmaların İncelenmesi. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Özel Eğitim Dergisi, 18(03) , 443-469
Özel Eğitim Öğretmeni, Hüsniye Çelik Şahin
Bilgi almak için iletişim formunu eksiksiz doldurun sizi arayalım
BİZE ULAŞIN